31 Aralık 2015 Perşembe

Çamaşır Yıkamanın Keyifli Hali


Ev işleri arasında her hanımın farklı favorileri vardır. Mesela kimi ütü yapmayı sever , bazıları ise yemek yapmayı. Sevdiğiniz işlerin size verdiği keyif ise bambaşkadır ve terapik etkileri vardır. Başka dünyalara gider, hayaller kurar, güzel anları hatırlar, planlar yaparsınız.
Size harika bir haberimiz var. Artık bu keyfi size yaşatan favorileriniz arasına çamaşırı da ekleyebilirsiniz :) Çünkü Rinso bunu mümkün kılıyor.
Rengarenk paketleri ile raflarda dururken bile enerjisini yansıtan Rinso, çamaşır yıkamayı kolay ve eğlenceli bir hale getiriyor. Rinso’nun Kır Bahcesi (Yeşil), Çiçek Bahcesi (Pembe) ve Büyülü Bahçe (Mor) şişeli sıvı deterjanları hem beyaz hem de renklileriniz için tortu bırakmayan bir temizlik vaad ediyor.
Rinso’nun gerçek eğlencesi, yıkama sonrası çamaşır makineninizi açtığınız anda başlıyor. Öyle ki kapağı açtığınız anda tertemiz çamaşırlarınıza eşlik eden muhteşem çiçek kokuları tüm banyoya yayıyor. İşte o an, hissettiğiniz duygular tarif edilmez. Sanki bir anda sevdiğiniz bir melodi çalmaya başlıyor ve o koku sizi alıp bambaşka bir yerlere götürüyor.
Bu kokular o kadar kalıcı ki tertemiz çamaşırlarınızı asarken, kuruturken, ütülerken ve tabii ki giyerken makineyi açtığınız o andaki duygular size kendini hatırlatmaya devam ediyor. Rinso kalıcı bahar kokuları ile çamaşır yıkamayı keyfe dönüştürüyor.
Mutluluk ve keyif zaten anlık değil midir? Mühim olan o anlara hayatınızda yer açmak. İşte Rinso bunu mümkün kılıyor.

Bir boomads advertorial içeriğidir.

30 Aralık 2015 Çarşamba

Çocukla Doğru İletişim

İki çocuk annesiyim, şöyle dolu dolu onlarla oyun kurabilen bir anne olamadım. Elimden geldiğince ilk önce kendimi de sıkmadan yapabileceğim oyunlar bulmaya çalışıyorum. Kısa ve etkili.
Oyun kadar önem verdiğim bir diğer konu da onlara nasıl davrandığım / davranmam gerektiği.
Kısa kısa notlar aldım.

"Çabuk topla oyuncaklarını" değil, "Önce arabalarını mı toplamak istersin, legolarını mı?";
"Yat uyu artık" değil, "Uyku saatimiz gelmiş sanırım.";
"Ayağımın altında dolaşma" değil, "Bana yardım etmek ister misin?";
"Aslı teyzene hoş geldin desene" değil, "Misafire hoşgeldin demeliyiz, hoşgeldin Aslı Teyze";
"Onu kırarsan yenisini hiç almam"değil, "Yeni oyuncak alamayabiliriz, bu yüzden oyuncaklarını temiz ve düzenli tutarsan daha uzun süre kullanabilirsin.";
Alışverişte "Kendini parçalasan da onu almayacağım" değil, alışverişten önce "Marketten sadece ekmek ve süt almaya yetecek kadar paramız var, başka bir şey istemeyeceğine söz vermelisin.";
"Arkadaşına vurma" değil, "Arkadaşına vurman doğru değil, çünkü canı yanabilir."
"Yeter ki ağlama" değil, "Ağlaman fikrimi değiştirmeyecek, sakinleştikten sonra seninle konuşabilirim.";
"Hastayım rahat dur biraz" değil, "Biraz başım ağrıyor, sessiz kalarak bana yardımcı olur musun?";
"Bunu sen mi yaptın?" değil, "Bunu kimin yaptığı hakkında bir fikrin var mı?";
"Kalk şu televizyonun başından!" değil, "Hadi birlikte oyun oynayalım.";
"Yalan söyleme!" değil, "Doğruyu söyle";
"Ne bileyim ben!" değil, "Bilmiyorum ama öğrenip seninle paylaşacağım.";
"Yapma düşersin" değil, "Dikkatli olursan başarabilirsin.";
"İzin vermiyorum" değil, "Bunu şu sebepten doğru bulmuyorum";
"Hayır, Asla!" değil, "Yapmamalısın, çünkü.. ";
"Dur, ben yaparım!" değil, "Denemek ister misin?".

8 Aralık 2015 Salı

Annelerin Akıllı Seçimi: TODİZOO Oyuncakları

Bebekler için oyuncak seçme işi anne babalara düşüyor. Minikler, hem gerçek dünyayı hem de kendi yetenek ve becerilerini önce oyuncaklarla keşfetmeye başlar. Doğal olarak oyuncakların onların gelişiminde rolü çok önemlidir. Oyuncak alırken aradığımız özellikler aslında çok net. Eğitici, eğlendirici ve onlar için tamamıyla güvenli olmaları en önemli özellikler.
Bebekler için oyuncak alırken en önemli kriter, güvenilir markaların oyuncaklarını almak olmalıdır. Sık sık ağzına götüreceği, birlikte uyuyup yemeklerini hatta banyosunu paylaşmak isteyeceği oyuncaklarının ona zararlı olabilecek bir materyal, boya ya da aksesuar içermediğinden emin olmanın tek yolu tercihlerinizi güvenilir markalardan yana yapmak. Bir diğer dikkat edilmesi gereken konu da seçtiğiniz oyuncakların onların gelişimine de katkıda bulunması. Yapacağınız doğru oyuncak seçimlerinizle her gün hayat ve kendisiyle ilgili yeni şeyler öğrenen bebeğinize büyüme macerasında yardımcı olabilirsiniz.
Tüm bu özellikleri bir arada bulabileceğiniz Todizoo oyuncaklarını inceleyerek, bebeğinizin yaş ve ihtiyaçlarına en uygun olanları tercih edebilirsiniz.
TODİZOO MÜZİKLİ ÇINGIRAKLAR: Bu sevimli arı ve kelebek çok marifetli. Minik parmakların kolayca basabildiği düğmesi eğlenceli melodiler çalıyor. Ses efektli kanatları ve boncukları ile hem bir çıngırak hem de dişlik olan kanatları tam kaşınan dişlere göre. Üçüncü aydan itibaren tüm bebekler için tercih edilebilir.
TODİZOO EMEKLEME BÖCEĞİ VE TOSBAĞA: Emekleme nasıl da heyecan verici bir dönem değil mi? Şimdi emekleme çalışmalarına yardımcı olacak iki sevimli arkadaş var. Todizoo’dan Emekleme Böceği ve Tosbağa üstüne basınca ilerliyor, bebeğiniz de onları hevesle takip ediyor. 12 ay ve üzeri bebekler için tam bir emekleme yardımcısıdır.
TODİZOO ARKADAŞIM SERİSİ: Todizoo’nun bu şirin oyuncakları basıldığında ışıklı düğmeleri ile melodiler çalıyor, “ABC” ve “123” ve birbirinden sevimli kısa cümleler söylüyor. Minikler bu arkadaşları onları çok eğlendirdiği için seviyor, biz de onların el-göz koordinasyonlarını güçlendirip sebep-sonuç ilişkisini öğrenmelerine yardımcı oldukları için seviyoruz. Üçüncü aydan itibaren tüm bebekler içindir.


Bir boomads advertorial içeriğidir.

4 Aralık 2015 Cuma

Ambalajlı Süt ve Süt Ürünleri Hakkında Merak ettikleriniz Bu Sitede!

Sağlıklı beslenme hepimizin öncelikli konusu. Özellikle konu çocuklarımız oldu mu endişelerimizi gidermek ve sorularımıza cevap bulabilmek adına hemen bir bilene danışmak istiyoruz ve yaşadığımız çağ gereği ilk başvurduğumuz yer genellikle “internet” oluyor. Ancak, internetteki bilgi karmaşasından neyin doğru neyin yanlış olduğuna bir türlü karar veremiyor ve işin içinden çıkamıyoruz.
Sağlıklı gıda tüketimi dendiğinde biz annelerin aklına hemen “süt konusu” geliyor. Sütün hem bizler hem de çocuklarımız için beslenmedeki önemi tartışılmaz bir gerçek. Ancak, sağlıklı ve güvenli süt tüketimi konusunda pek çok doğru bilinen yanlışlar ve iddialar bulunuyor.
Geçtiğimiz günlerde süt ürünleri hakkında merak ettiğimiz neredeyse tüm soruları yanıtlayan, Ankara Üniversitesi hocalarının katkıları ile hazırlanmış bir siteye rastladık: http://suthakkindahersey.com/
Süt ile ilgili aradığınız tüm soruların cevaplarını bulabileceğiniz gibi Sizde uzmanlara soru sorabiliyorsunuz. İşte o siteden seçtiğim, süt ile ilgili bilmeniz gereken 2 önemli soru.
Daha fazla bilgi almak için siteyi ziyaret göz atmanızı mutlaka öneririm.
Soru: Açıktan alınan sütün evde kaynatılması besin değerinde kayıplara sebep olur mu?
Cevap: Evet, sütün evde kaynatılması vitamin değerlerinde ciddi kayıplara yol açar.
Sütün evde kontrolsüz kaynatılması besin değerinde ciddi kayıplara sebep olur. Evde mikrobiyolojik olarak patojen mikroorganizmalardan arındırmak için açık sütü en az 10-15 dakika kaynatmak gerekir.
Evde sıcaklık ve süre kontrolü olmadan yapılan kaynatma işlemi süt proteinlerinin de besin değerinin düşmesine ve çok kaynatmaya dayalı olarak sağlık açısından olumsuz olabilecek (Maillard reaksiyon ürünleri) protein yapıların oluşmasına neden olabilir.
Kaynatma, suda çözünen ve ısıya duyarlı olan vitaminlerde (B kompleksi vitaminler, C vitamini) %50-100 arasında kayıp meydana getirir.
Açık sütler ile ilgili yapılan bir araştırmada (Besler T ve ünal S, 2006), vitamin değerlerinin beklenenden düşük olduğu belirlenmiştir. 10 dakikalık kaynatmanın tiamin, riboflavin, niasin, B12 ve folik asit vitaminlerinde sırasıyla; %60, %25, %12, %21 ve %32 oranında önemli kayıplara neden olduğu, bu kayıpların 15 dakikalık kaynatmada daha da arttığı (sırasıyla %66, %34, %12, %28 ve %50) saptanmıştır.  Oysaki ambalajlanmış sütler saniyeler içinde  ısıtılıp tekrar soğutuldukları için besin değerleri yüksek seviyelerde korunur.
Soru: UHT (Uzun Ömürlü) sütte katkı maddesi var mı? Yoksa nasıl 4 ay dayanabiliyor?
Cevap: Hayır. UHT süt, hiçbir katkı maddesi içermeden, soğutma sistemine gerek olmadan, oda sıcaklığında, doğal besin değerini ve tazeliğini aylarca korur.
Süte herhangi bir katkı maddesi katılması yasaktır. Zaten Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı mevzuata aykırı davrananları kamuoyuna ifşa etmektedir.
UHT sütün uzun süre dayanmasının iki sebebi vardır: öncelikle çiğ süt, işletmeye her türlü kontrolden geçirilerek alınır ve yalnızca mikrobiyolojik kalitesi çok yüksek çiğ sütler UHT işlemine kabul edilir.
Sütün uzun ömürlü hale gelmesinin sebebi, sütün çok kısa bir süre yüksek ısıda tutularak içindeki zararlı mikroorganizmalardan arındırılması ve özel aseptik ambalajlara doldurulmasıdır. Aseptik ambalaj ise hava ve ışık gibi dış etkenlerin süte ulaşmasını engeller, böylece sütün koruyucu madde olmaksızın dört ay süresince oda sıcaklığında tazeliğini koruması sağlanır.
Kısacası, UHT işlemiyle tüm zararlı maddelerden arınan süt, hiçbir katkı maddesine ihtiyaç duymadan, ambalajı açılmadığı taktirde tazeliğini 4 aya kadar korur.



Bir boomads advertorial içeriğidir.

3 Kasım 2015 Salı

Dünyanın ilk evcil dinozoru Zoomer Dino…

Tarih öncesi ile teknolojiyi birleştiren Zoomer Dino, çocukların büyük ilgisini çekecek bir oyuncak!
Üzerindeki sensörler sayesinde elle kontrol edilebilen Zoomer Dino ile kontrol kumandasını kullanarak da oynayabiliyorsunuz. Kumandanın üzerindeki düğmelere basınca onu yürütebiliyor, kızdırabiliyor, başını ya da kuyruğunu oynatabiliyor, hatta çenesini tıpkı gerçek bir dinozor gibi açıp kapamasını sağlayabiliyorsunuz. Elinizi bu evcil dinozorun üzerindeki sensörlere doğru tuttuğunuzda ise kuyruk oynatmak, oturmak, dinozor sesleri çıkarmak gibi marifetlerini sergiliyor.
Zoomer Dino’nun LED gözlerinin aldığı renge göre onun içinde bulunduğu ruh hali ve modu anlayabiliyorsunuz. Mesela gözleri mutlu olduğunda yeşil yanıyor, sinirlendiğinde kırmızı, meraklı olduğunda mavi… Kızgınlık demişken, kendi halinde uslu uslu duran Dino’yu cesaret edip de kızdırmak isterseniz kuyruğunu çekmeniz ya da kafasını hafifçe sallamanız yeterli. Ama sonra vereceği tepkiye hazır olun, gerçekten çok sinirlenebiliyor!
Bu ilginç dinozorun en ilgi çekici özelliklerinden biri de özel teknolojisi sayesinde düşse de kendi kendine doğrulup tekrar dengesini kurabilmesi ve yeniden iki ayağının üzerinde durabilmesi. Bu konuda gerçekten çok yetenekli!

Onunla oynamak hem çok eğlenceli hem de çok heyecanlı! Eğer onu daha yakından tanımak isterseniz www.zoomerdino.com adresini ziyaret edebilirsiniz.

Bir boomads advertorial içeriğidir.

10 Eylül 2015 Perşembe

Adım Adım Eğitim Seti: 9. Ay


Adım Adım Eğitim Seti: 9. Ay

Çalışan anne zor, tespit etmiştim Kuzeyim doğduktan sonra. İki çocukla çalışan anne daha da zormuş, Ece doğduktan sonra da bunu onayladım. Bir çok çalışan anneye göre çok şanşlıyım, çalışma saatlerim çok güzel. Kuzey okuldan eve gelmeden ben evde oluyorum. İşten, ev işlerinden kalan zamanda daha verimli zaman geçirmek istiyorum çocuklarımla. Çocuklarıyla oyun oynayan annelere hep özendim, elimden geldiğince oyun kurmaya çalışsam da yeterli olmadığımı biliyorum. Bu aşamada bana bir yol gösteren bir kaynağa ihtiyaç duyuyorum. Anne-bebek bloglarını okuyorum. Unutmayayım diye notlar alıyorum. Ve bir de eğitim setleri. İşin uzmanınca hazırlanıp, çocuklarımızın zihinsel, sosyal, motor ve duygusal gelişimini destekleyici etkinlikler ile ev ortamında nelerin daha iyi yapılabileceğini anlatan, anne babalara öneriler sunan bir eğitim seti. İşte bu set Adım Adım.

Adresinize her ay bir kutu ile birlikte gönderim yapılıyor. İçinden çıkacaklar sürpriz gibi. Çocuklardan önce ben heyecanla bakıyorum ne olduğuna. Oyun kartları, aktivite kitabımız, hikaye ve Ece'nin bi ara elinden düşürmediği çıngırak oyuncağımız çıktı kutudan.

Kuzey çok yardımcı oluyor bana kardeşiyle ilgilenme konusunda. Özelikle dahil ediyorum onu. Hep beraber oturuyoruz kitabın başına. Ece'nin yerine ilk önce oğlum test ediyor. "Hayır Ece! Öyle değil, bak böyle yapacaksın" diye de azarlamadan da durmuyor.

Biz heyecanla 2. kutumuzu bekliyoruz. Sizler de üye olmak isterseniz websitesinden  ya da 444 16 40 numaralı müşteri hizmetlerinden detaylı bilgiye ulaşabilirsiniz.

25 Ağustos 2015 Salı

Adım Adım Seti'ne Başladık!


Kuzey doğduğunda duymuştum bu eğitim setini. O zaman da çocuklarına alan annelerin yorumlarını okudum. Olumlu bakıyordum eğitim setine fakat alma imkanım olmamıştı. Yıllar sonra Ece kzıım doğdu ve 10 aylık oldu. Set 9 aylıktan itibaren başlıyor. Geçen ay deneme fırsatı buldum ama oğlumda da kullanabilseydim dedim. Belki bu yorum için erken ama Ece çok sevdi. Çizimler, eğitici kartlar ve içinden çıkan sürpriz oyuncak çok güzel.
10 aylık setten neler çıkacak heyecanla bekliyorum.
Resimlerimizi de ekleyeceğim. Biz çok eğlendik, cee oynarken. Kuzey de bize eşlik etti.

11 Temmuz 2015 Cumartesi

Ece'nin İlk Dişi


Ece kızım bir hafta sonra 9 aylık olacak ve artık onun bir dişi var. İşin ilginç yanı sıralamaya hiç uymuyor. Üstten çıkardı ilk dişini. Darısı diğer dişlerinin başına. Ağrısız sızısız inşallah.
Hemen ertesi gün canım arkadaşımla kutlama yaptık ilk diş heyecanımızla. Her geçen gün çok daha keyifli kızımla vakit geçirmek. Abi Kuzey deseniz tam abi. Arada oyununu bozduğu için kızsa da çok seviyor kardeşini. #kardessart öyle değil mi?

2 Haziran 2015 Salı

Mutlu Bebeklerin Sırrı: Similac

"Tebrikler! Anne oldunuz." Bu cümle ile içinizi bambaşka bir heyecan kapladı. Ve biliyoruz doğumuyla birlikte, bebeğinizin beslenmesi ile ilgili, nasıl sağlıklı büyütebilirim sorusu hep aklınızın bir köşesinde duruyor. İşte şimdi sorularınıza cevap bulabileceğiniz bir yer var: www.similac.com.tr

Bu dünya çocuğunuz için yepyeni ve olanaklarla dolu. Dünyayı keşfetmesi, yeteneklerinin farkına varması, oyunlar oynaması, bebeğinizin gelişimi için oldukça önemli noktalar. Tüm bunları gerçekleştirebilmesi içinde sağlıklı beslenmesi gerekiyor.

Öncelikle anne sütü bebekler için en gerekli ve eşsiz besin kaynağı. Bebeklik çağı boyunca mümkün olduğunca anne sütü mutlaka tüketilmeli. Unutmayın anne sütünün yerini hiçbir şey tutamaz.

85 yıllık beslenme tecrübesiyle geliştirilmiş Similac doğumundan 3 yaşına kadar onun sağlıklı beslenmesine ve sindirimine yardımcı olur. Özellikle içeriğinde bulunan DHA, AA, folik asit, demir ve taurin ile bebeğiniz gelişen duyuları ile dünyayı keşfederken siz de onun büyümesine tanık olabilirsiniz.

Ayrıca www.similac.com.tr 'ye uğrayarak bebeğinizi daha iyi tanıyabilir, daha iyi anlayabilir ve onunla sıkı bir bağ kurabilirsiniz.

Örneğin Bez Dedektifi ile; bebeğinizin sindirimiyle ilgili ipuçlarını kakasından anlayabilir. Onun sindirim hikayesini keşfedebilirsiniz.

Ya da Ufacık Karnında Neler Oluyor? ile; bebeğinizi beslerken karşılaştığınız minik problemleri anında bulabilir ve çözümlerine ulaşabilirsiniz.

Bebeğinizin mutluluğu bizim mutluluğumuz. Siz de www.similac.com.tr'ye gelin. Bebeğiniz sizin dünyanızı siz de onun dünyasını keşfedin.

Similac; İyi beslenme için önce iyi sindirim.

 

Bir boomads advertorial içeriğidir.

14 Mayıs 2015 Perşembe

HAYAT KISA EĞLENELİM AGA!

Yetişkinlerin ve çocukların, doyasıya eğlendiği VIALAND Tema Park, hayatın eğlenceli yönünü sizlere hatırlatmak ve en güzel şekilde yaşatmak için hizmetinizde. 120.000 metrekarelik alanda konumlandırılan Türkiye’nin ilk ve tek tema parkı olan VIALAND, birbirinden farklı üniteleri, maskotları, etkinlikleri ve rengarenk yüzü ve sınırsız eğlencesi ile büyük küçük herkesi bekliyor.
Vialand;  Nefeskesen, Viking, Maceraperest, Çılgın nehir, Fatih’in Rüyası gibi  birbirinden eğlenceli onlarca  ünitelerinin yanı sıra, Kaptan Gaga, Vega ve Apostrof gibi karakterler ile de neşenize neşe katacak.
Bünyesinde bulundurduğu Alışveriş Caddeleri, Tema Park, VIALAND Palace Hotel ve Gösteri Merkezi ile, kendi alanında bütünleşik ve birebir eşi olmayan bir konsepte imza atarak dünyada bir ilki gerçekleştiren Vialand, 7’den 77’ye herkesi sınırsız eğlence ve özgürce alışveriş için davet ediyor.
Bir boomads advertorial içeriğidir.

9 Mayıs 2015 Cumartesi

İLK 1000 GÜN BEBEĞİNİZİN GELİŞİMİ İÇİN NEDEN ÖNEMLİDİR?

Bebeğiniz karnınıza düştüğü ilk günden itibaren, birlikte birçok ilki deneyimlersiniz: ilk kalp atışı, onu karnınızda hissettiğiniz ilk an, başını göğsünüze ilk yaslayışı, ilk gülümsemesi, ilk adımları… O anlarda daha da iyi anlarsınız ki anne olmak; paha biçilemez bir histir ve yalnızca bebeğinizin dünyayı keşfettiği değil, sizin de anne olmayı tüm kalbinizle hissedip tecrübe ettiğiniz, bitmeyen, harikulade bir yolculuktur.

Bebeğinizle geçirdiğiniz ilk 1000 gün, yani hamileliğinizin ilk gününden bebeğinizin 2 yaşına kadar geçen süre, onun sağlığında ve gelişiminde büyük paya sahiptir. Yaşamın bu ilk 1000 gününde bebeğinizin büyüme hızı mucizevidir; ilk 1 yılında kilosu 3 katına çıkar, 2 yaşının sonunda beyin gelişiminin %85’i tamamlanır.

Bu fiziksel ve zihinsel gelişimi etkileyen en büyük faktörlerden biri ise bebeğinizin iyi beslenmesidir.  Bir anne olarak bebeğinizle geçirdiğiniz ilk 1000 günde beslenme düzeninizde sağlıklı alışkanlıklar edinmek ve bu alışkanlıkları bebeğinize de kazandırmak, bebeğinizin hayatının geri kalanında sağlıklı bir birey olarak gelişmesinin temellerini atacaktır.

Aptamil devam sütü, 30 yıldır anne sütü üzerine yaptığı sayısız araştırmalar, uzman kadrosu ve şimdi de ilk1000adım.com'la bu önemli ve keyifli yolculukta tüm annelerimizin yanında.

ilk1000adım.com bebeğiniz ve sizin için önemi büyük olan bu süreçte tüm uzman kadrosuyla yanınızda olmak amacıyla yaratılmış bir web sitesidir. İlk 1000 Adım’da hamileliğiniz boyunca geçireceğiniz fiziksel, psikolojik gelişim ve değişimler, emzirme dönemi ve faydaları, ek besinlere geçiş dönemi ve yürümeye başlama yıllarında doğru beslenme, bebeğinizin fiziksel ve psikolojik gelişimi gibi konularda adım adım bilgiler ve ipuçları bulabilirsiniz.

Bunun yanı sıra bebeğinize özel sağlıklı ve pratik tarifler, size özel sürprizler de ilk1000adim.com’da sizleri bekliyor. Web sitesinin yanı sıra İlk 1000 Adım her an Facebook, Twitter ve Instagram’da da yanınızda.

Şimdi siz de filmimizi izleyin ve #AnneOlmak hashtag’iyle paylaşın... Bebeklerinin tüm ilklerinde yanında olan ve onlar için hep iyisini isteyen annelerimize teşekkürlerimizle. 

 

Bir boomads advertorial içeriğidir.

28 Nisan 2015 Salı

LINE ve Pepsi sevdiklerinle yaya yaya konuş diye var!

Telefon, sevdiklerimizle konuşmak için mükemmel bir araç. Artık hayatımızın çok büyük bir kısmını akıllı telefonlar kaplıyor ve herkesle görüntülü, görüntüsüz konuşabiliyoruz. 

Sevdiklerimizle konuşurken kullandığımız bir çok akıllı telefon uygulaması var ve hepimiz bunları kullanıyoruz. Sadece mesajlaşmıyoruz, aynı zamanda konuşabiliyor, hatta birbirimizi anında görebiliyoruz. Bu uygulamaları kullanabilmek için iki tarafın da bu uygulamaya sahip olması gerekiyor. Ama bu kadar çok uygulama varken herkesin aynı uygulamayı kullanmasını beklemek biraz hayal oluyor. 

Bu sorunları çözmek için LINE, bir uygulama geliştirdi. Artık LINE’da Premium Call özelliğiyle, LINE’a sahip olmayan insanları arayabiliyoruz. Sadece yurt içini değil, yurt dışını da çok uygun fiyatlara arayabiliyoruz.

LINE uygulamasına sahipsen, ekstradan bir şey yapmana gerek yok.

LINE indirmek için: http://me2.do/F1mG6dym

LINE ve Pepsi Kampanyası

Siz sevdiklerinizle yaya yaya konuşun diye LINE ve Pepsi birlikte bir kampanya başlattı. Hali hazırda LINE’dan LINE’a ücretsiz konuşabiliyorken, Pepsi kapaklarından çıkan şifreyle LINE'dan yurt ici, yurt disi, sabit veya cep telefonu istedigin numarayi ucretsiz arayabilmeni saglayacak 100 Premium Call kredisi kazaniyorsun.

Şifre Nerede?

Kutu Pepsi’lerin açma halkalarının arkasında veya Pepsi pet şişe altın ve gümüş renk kapaklarının altında şifreye ulaşman mümkün.

Şifre nereden aktif ediliyor?

Peki bu Pepsi şifresini LINE’da nasıl kullanırım diye mi düşünüyorsun? Hemen açıklayalım. İlk önce “diğer” kısmında Pepsi için özel yapılmış kısma giriyorsun.

Daha sonra şifre için ayrılmış bir yer göreceksin. Oraya Pepsi kapaklarının altındaki şifreyi giriyorsun.

Şifreyi girdikten sonra kutucuğun altındaki “Gönder” butonuna basıyorsun. Anında 100 Premium Call Kredin aktif hale geliyor.

LINE, aynı zamanda konuşmanın en ucuz yolu!

Ben bir hesaplama yaptim. Normalde internetli mesajli paketlere 30 lira falan oduyorsun. Bi' Pepsi aldin, ortalama 2 TL desen, 5 tane Pepsi alsan, etti 10 Lira. Elinde ne var? 5 tane Pepsi ve 500 Premium Call Kredisi. Bu da ediyor ki 150 dk. sabit hatlara ( ki sabit hat mi kaldi??) ya da 50 dk. herkesi arayabiliyorsun. ne kadar telefonla konusyorsun ki zaten? Surekli LINE'Dan mesajlasip duruyoruz ucretsiz. Olmayanlara da LINE yukletsen, oradan da bayagi kurtariyorsun. Bildigin 5 Pepsi yanina kar kaliyor.

Üstelik yurt dışını çok daha ucuza arıyorsun ki tek tek bütün ülkelere bakıp ne kadara denk geliyor diye hesaplamadım. Ama örneğin Amerika’yı, 100 Premium Call Kredisiyle yaklaşık 100 dakika konuşabiliyorsun. Çok iyi.

Bundan sonra bu şekilde harcama yapacağım ben. Evde zaten su gibi Pepsi içiliyor. Hatta su yerine Pepsi içiliyor. Adamlar üstüne Premium Call Kredisi veriyor. Ben kendime bi’ kampanya yapsaydım, ancak bu kadar karlı olurdum. Sahiden. 

Evet özetliyorum: Herkese LINE yükletiyoruz, oradan kurtarıyoruz. Pepsi içiyoruz, oradan da kurtarıyoruz. Yurt içini, yurt dışını rahatça arıyoruz. 

Nedir bu LINE Premium Call?

LINE Premium Call, sevdiklerinle konuşman için LINE’ın oluşturduğu bir servis. Aradığın kişi LINE uygulamasını kullanmıyorsa, onu Premium Call sayesinde arayabiliyorsun.

Üstelik yurt dışında da bu uygulama geçerli ve çok uygun fiyatlara bunu gerçekleştirebiliyorsun. Bu şekilde sevdiklerinle yaya yaya konuşabiliyorsun.

 

Bir boomads advertorial içeriğidir.

24 Nisan 2015 Cuma

Soma’daki “Toplumsal Dönüşüm Projesi” Onlarla Hayat Buldu!

Soma İçin Bir Olduk:  Hepsi bizim yakınımızdı ki…

Allianz Türkiye, sivil toplum örgütleriyle el ele vererek, bölgede etkilenen vatandaşlara ulaşabilmek, onların yaralarını sarmak ve yeni başlangıçlarını desteklemek için Soma’daydı. Soma’da 2014’te gerçekleşen ve ulusumuzu derinden sarsan maden faciasının ardından, Afetlerde Psikososyal Hizmetler Birliği (APHB) ve Bilim Kahramanları Derneği (BKD) ile işbirliği yapılarak “Allianz SomaDA”yı (Soma Dayanışma Ağı) geliştirdi.

 

Ertesi gün çocukların hiçbiri okula gelmedi...

13 Mayıs 2014, Çarşamba… Kömür madenleriyle bilinen Soma kasabasında meydana gelen elim facianın ertesi günü… Soma’da görev yapan öğretmenler “o gün bizim için çok zor başladı, çocuklarımızın hiçbiri okula gelmedi” diye anlatıyor. Öğretmen Emel Abadan “Öğretmenler odasında sürekli haberleri izliyorduk ve herkes ağlıyordu” diyor. Öğretmen Mustafa Sabur: “Çocuklar okula döndüğünde onlara ne söylerim diye içi içimi yiyordu. Derken bir gün Bilim Kahramanları Derneği’nden geldiler ve etkilenen çocuklar için bir projeleri olduğunu söylediler.”

 

Allianz SomaDA”yı kapsamında, BKD ile yapılan işbirliği sayesinde, Soma çevresinde, olaydan etkilenen 6 ilçedeki 16 okulun, Bilim Kahramanları Buluşuyor turnuvasına katılımı sağladı. 34 gönüllü öğretmen, 150’ye yakın öğrencinin oluşturduğu 17 farklı Allianz SomaDA takımını 4 ay boyunca turnuvaya hazırladı. Bu yolla, öğrencilerin normal hayata dönüşü desteklenirken, psikososyal ve kişisel gelişimlerine de katkı sağlanması amaçlandı.

 

Allianz SomaDA”nın bir ayağı da faciadan etkilenen ailelerin çoğunlukta olduğu Dursunbey’deydi. APHB ile yapılan işbirliği sayesinde, Dursunbey’de bir psikososyal destek merkezi açıldı. Çocuklara, yetişkinlere ve gruplara yönelik üç görüşme odası bulunan Dursunbey Psikososyal Destek Merkezi’nin hizmetleri, merkeze uzak bölgelere de ulaştırıldı.

 

Bir boomads advertorial içeriğidir.

21 Nisan 2015 Salı

“ İçerdeki Çocuklara” Anaokulu

Anneleri cezaevinde olduğu için, parmaklıklar arasında yaşamak zorunda kalan 0-6 yaş arası cezaevi çocuklarının oyun ve eğitim imkanlarının iyileştirilmesi için “İçerde çocuk var” adıyla bir sosyal proje başlatıldı.
Projeyle Türkiye genelindeki 7  kadın ceza infaz kurumundaki anaokullarının iyileştirilmesi amaçlanıyor. Projenin ilk adımı Adalet Bakanlığı’nın izni ve işbirliğiyle İstanbul Bakırköy Kadın İnfaz Kurumu’nda atıldı.

Çeşitli meslek gruplarından 24 duyarlı vatandaşın gönüllü olarak  yola çıkıp, Türkiye Çocuklara Yeniden Özgürlük Vakfı ile bir araya gelerek başlattığı İçerde Çocuk Var adlı projenin amacı,  cezaevlerinde, annelerinin hem yatağını hem de  kaderini paylaşan miniklerin hayatına dokunarak geleceklerine katkıda bulunmak. Proje,cezaevi çocuklarına öğrenebilecekleri, eğlenebilecekleri eksiksiz bir anaokulu ortamı oluşturmak, yeşil alanlar yaratarak doğayla tanışmalarını sağlamak, gelişimlerine uygun yemek hazırlanabilecek mutfak inşa etmek ve dış mekan oyun alanı kurarak cezaevi içinde özgür bir yaşam alanı yaratmayı hedefliyor.

İstanbul Bakırköy Cezaevi’nde başlayacak proje kapsamında, mahkum annelerinin kaderini yaşamak zorunda kalan cezaevlerinin masum çocukları için kaynak bulmak amacıyla çeşitli etkinlikler ve kampanyalar yapılacak. Ayrıca, İstanbul Valiliği’nin izniyle alınan 4528’e gönderilecek SMS’ler ve banka hesap numarasına yapılacak bağışlarla kampanyaya gelir sağlanacak. Böylece, mevcut anaokullarının  iyileştirilmesi ve anaokulu bulunmayan kadın cezaevlerinde de yeni ana okullarının yapılmasında kullanılacak. Hedeflenen anaokullarının çocuklara kazandırılmasından sonra ise proje,  cezaevi çocuklarının dışarıdaki yaşıtları ile eşdeğer eğitim şansına sahip olmalarını sağlamak ve cezaevi yaşam koşullarının iyileştirilmesi için devam edecek. 

İlk adım İstanbul’ da
Türkiye’deki 7 tane kadın ceza infaz kurumunda yaklaşık 5 bin kadın mahkum var. Bunlardan 370 Kadın mahkum, 0-6 yaş arası çocuklarını kendi yatağında yatırarak cezaevinde büyütüyor. Örneğin, İstanbul Bakırköy Kadın Cezaevi’nde mahkum anneleriyle cezaevinde yaşayan 0-6 yaş arası 53 çocuk var. Bakırköy Cezaevi’ndeki çocukların bir kreşi var ancak bu kreşin de iyileştirilmesi, eğitici oyuncak ve kitaplarla yeniden elden geçirilmesi gerekiyor. Projenin ilk adımı da Adalet Bakanlığı’nın izni ve işbirliğiyle Bakırköy Cezaevi’nde atılacak.

Oyuncak ve oyun arkadaşları yok
Cezaevinde doğan ya da annelerinin kucağında parmaklıklar arkasına gelen, cezaevlerinin masum çocukları, hayatlarının en önemli evrelerini yaşıtlarının sahip olduğu birçok şeyden yoksun, olumsuz koşullarda geçiriyor. Oyun oynama ve eğitim almaları gereken zamanlarını annelerinin koğuşunda, çeşitli suçlardan mahkum, yetişkin kadın koğuş arkadaşlarıyla geçiren çocukların, bu süreçte yaşadıkları deneyim, hayatlarının sonraki dönemlerini özellikle ergenlik ve gençlik yıllarını ne yazık ki derinden etkiliyor. Koğuşlar kalabalık olmasın diye her koğuşa sadece bir çocuğun konulduğu cezaevi çocuklarının oyuncak ve kendi yaşıtı oyun arkadaşları yok.

“İçerde Çocuk Var” projesi ilk adım İstanbul’da Bakırköy Kadın İnfaz Kurumu’nda atıldı. Tüm mimari ve inşaat hazırlıkları tamamlanan anaokulunun çok yakın bir zamanda tamamlanması hedefleniyor. Bakırköy Kadın İnfaz Kurumu tamamlandıktan sonra Türkiye’de bulunan diğer Kadın cezaevlerine de anaokulu kazandırılacak. Böylece proje ile cezaevi çocukları,  kreş, oyuncak ve oyun arkadaşlarına kavuşacaklar.

Proje ile ilgili detaylı bilgiye www.icerdecocukvar.com sitesinden ulaşabilirsiniz.


Bağış için ;
COCUK yazıp 4528’ e SMS gönderilebilir.
Banka bağışı için; Vakıfbank Kadıköy Şubesi, Şube kodu 012 Türkiye Çocuklara Yeniden Özgürlük Vakfı (TL)
TR 94 0001 5001 5800 7303 0490 01

Bilgi : Arife Avcu Çallıoğlu
İletişim Ofisi Halkla İlişkiler Ajansı
 arife.avcu@iletisimofisi.com / 0212 324 80 17

TCYOV 

29 Mart 2015 Pazar

Molfix İle Mutlu büyüyen bebekler adım adım mutlu yarınlara koşuyor!

Molfix’in dikkat çeken reklam filmlerine bir yenisi daha eklendi.Molfix’in yeni reklam kampanyasında, bebeklerin mutlu ve keyifli olduğu anlar ile, anneleriyle ve ailece yaşanan eşsiz anları seyrediyoruz.

Bebeklerin mutlu olması ve mutlu büyümesi sağlıklı gelişimin en önemli sırrı. Mutlu bebeklik dönemi geçiren bebekler, ileride de mutlu ve başarılı bireyler olmanın ilk adımını atmış olacaklar. “Mutlu Bebekler Mutlu Yarınlar!” mottosuyla anne ve bebeklerin her zaman, her anlamda yanında olan Molfix bebeklerin sağlıklı gelişimleri ve gelecekte mutlu bireyler olmaları için bebeklerin altını kuru tutar, özgürce hareket etmelerini sağlar ve ciltlerini korur.

Bebeklerin en keyifli olduğu anlarda, aileleriyle geçirdikleri keyifli paylaşımlarda gördüğümüz reklam filminde de “ mutlu anlar yaşayan bebeklerin, mutlu yarınları olur” mesajı veriliyor. 

Reklam filmini izleyebilir ve https://www.facebook.com/molfix adresini ziyaret edebilirsiniz.

Bir boomads advertorial içeriğidir.

11 Mart 2015 Çarşamba

Mucize Kadınlar...

Migros Ailesi olarak çok iyi biliyoruz ki, bir yere kadın eli değdi mi orada imkansız diye bir şey yoktur. Bizler de 9.000 kadın çalışanımızla, Türkiye’nin en çok kadın çalışanına sahip şirketlerinden biri olarak, içimizde fark yaratan 5 kadın çalışanımızı seçtik ve yanımıza da Türkiye’de fark yaratmış 5 öncü kadın rol modelini aldık. Her biri alanlarında fark yaratmış ve yeniliklere imza atmış Mucize Kadınlarımızın hikayelerini, Türkiye’de fark yaratmış yazarımız Ayşe Arman’ın kaleminden paylaşarak, siz değerli müşterilerimize sunuyoruz.

8 Mart’tan itibaren, #KadinEliDeğince hikayeleri ile Ayşe Arman’ın röportajlarını okumak için tüm Migros mağazalarımızdan “Mucize Kadınlar” dergimizi ücretsiz alabilir veya online olarak dergimize http://www.migros.com.tr/dunya_kadinlar_gunu sayfamızdan ulaşabilirsiniz.

Paylaşmak ve fark yaratmak hepimize iyi gelecek! Fark yaratan hikayelerinizi, hep birlikte paylaşmak için #KadinEliDeğince hashtagi ile tweetlerinizi bekliyoruz. 

8 Mart Dünya Kadınlar Günü’müz kutlu ve mutlu olsun!

https://twitter.com/Migros_Turkiye

Bir boomads advertorial içeriğidir.

23 Şubat 2015 Pazartesi

Pegasus'tan Müthiş Doğum Günü Sürprizi


Düşününce biz annelerin hayatta en çok heyecanlandığı ve hiçbir zaman da unutmayacağı (unutmak da istemeyeceği) an, bebeklerimizin doğum anıdır! Doğumda bebeğimin ilk defa ağlarken çıkardığı ses hâlâ kulaklarımda. :)
Doğumdan sonra yüzlerine her baktığımızda bu heyecanın onlarla birlikte hızla büyüdüğünü de hissederiz. Bu yüzdendir ki bebeklerimizin doğum günleri hem onlar hem de bizim için çok önemli! :)
Pegasus bu heyecanımızı görüp yaşadığımız bu mutluluğu daha da artırarak çocuklarımızın doğum günlerini uçaklarında kutlamaya başladı! Hem çocukları hem de bizi çok mutlu ediyor!
Tüm anne babalar bu videoyu izlemeli. :) http://youtu.be/hKi6S_iZxLM

Bir boomads advertorial içeriğidir.

20 Şubat 2015 Cuma

OCC, kahvenin püf noktalarını öğretiyor


İlk şubesiyle hizmet vermeye başlayan Own Coffee Company (OCC), iddialı menüsü ve özgün konseptiyle olduğu kadar etkinlikleriyle de fark yaratıyor. OCC, kahve ile ilgilenen herkesin katılabileceği workshoplar düzenleyerek, hazırlama ve sunum tekniklerinin püf noktalarını öğretiyor.

Açıldığı ilk günden itibaren müdavimleri oluşan Own Coffee Company (OCC), yenilikler yapmaya devam ediyor. Amatör ya da profesyonel olarak kahve dünyasına ilgi duyan, kahve pişirme ve hazırlama tekniklerinin püf noktalarını öğrenmek isteyenler OCC’nin workshoplarına katılabilecek.


Başlangıç, orta ve uzmanlık seviyesinde verilen workshoplar, Nişantaşı’nda bulunan şubelerimizde gerçekleşiyor. Başlangıç seviyesindeki workshoplar 2 saat; orta ve uzmanlık seviyesindeki workshoplar ise tam gün olarak gerçekleştiriliyor. OCC’nin workshoplarına katılanlar; yurt dışından yeşil çekirdek olarak getirilen kahvenin, tesisteki ekipmanlar ile kavrulup, sunuma hazır gelmesine, paketlenip satışa sunulmasına kadarki aşamaları görme imkanı buluyor.

OCC menüsündeki lezzetlerin hazırlandığı kahve çekirdekleri, çeşitli ülkelerden getirilip Bakırköy’de bulunan kahve kavurma tesisinde titizlikle işleniyor. Yine buradaki laboratuvarda yeni tatlar geliştiriliyor.

Aileden gelen kahve kültürü mirasıyla yaratılan marka: Own Coffee Company
Markanın kurucusu Zeynep ve Ömer Tatar aileden gelen kahve kültürü ve damak zevkini yaratıcı fikirleri ile birleştirerek profesyonelliğe taşıdılar. Girişimci ruhlu kardeşler; Osmanlı Sarayı’na yurt dışından kahve getiren dedelerinden bugüne uzanan kahve sevgisini, evlerinde hiç eksik olmayan kahve kokusunu, şık sunumlar eşliğinde gerçekleşen sohbetleri bundan böyle OCC’de konukları ile paylaşacaklar. Herkesin güne kahve içerek keyifle başlamalarını dileyen OCC, uluslararası standartlarda en kaliteli kahve çeşitleri ile hazırlanan iddialı menüsüyle kahve severleri lezzetin doruğuna çıkarmayı arzuluyor. OCC’nin titizlikle hazırlanan zengin içecek menüsü, sıcak ve soğuk çeşitlerden oluşuyor. Konusunda uzman ünlü isimler tarafından hazırlanan alkolsüz karışımlar, çaylar ve kokteyller de konuklara sunuluyor. Damak zevkine olduğu kadar sağılığına da düşkün olanlar için de meyve çayları hazırlanıyor.

30 Ocak 2015 Cuma

KidZania İstanbul, Akasya Acıbadem’de!

İstanbul’da  çocuklar için artık vazgeçilmez en büyük eğlence alanlarından biri KidZania. Açıldığı ilk günden itibaren sık sık ziyaret ettiğimiz ve hatta son dönemde yapılan saatlik uygulamalar olmasa Kidzania’da yatılı olarak kalmak zorunda olacağımız, bizim kızların ikinci adresi:)

KidZania 4-14 yaş arası çocukların gerçek hayatta karşılaştıkları bir çok meslek grubunu deneyimleme fırsatı veren, eğlendirirken dokunarak, duyarak, görerek, uygulayarak öğrenme fırsatı veren mini bir ülke  konseptidir. Kapısına vardığınızda  Türk Hava Yolları bankosundan giriş yaparak bu büyülü dünyaya adım atıyorsunuz. 7 yaşa kadar ebeveyn ile giriş mecburiyeti var ve 7 yaş üzeri çocuklarınızı bankoda tüm bilgileriniz ve imza karşılığında içeriye tek başına kayıt yaptırabilirsiniz. Kayıtlar gerçekleştikten sonra eğer çocuğunuz tek başına giriş yapıyorsa hem size hem de çocuğunuzun koluna takılan elektronik bileklik sayesinde güven içinde teslim işlemini gerçekleştiriyorsunuz. Kapıda  Kidzania’da geçerli olacak para birimine çevrilecek bir çek veriliyor çocuklara. Ve içeri girer girmez Zupervisörler çocuklara her bölümde katılmak isteyecekleri meslek grupları hakkında bilgiler vererek gerekli yönlendirmeleri yapıyorlar. Ondan sonra gelsin gerçek hayat…Önce çalışmak lazım, para kazanmak sonra da onu afiyetle yemek lazım:) KidZania para birimi olan KidZoslar karşılığında çocuklar dilerse bankaya gidip hesap açtırıp birikim yapmayı bile öğrenebiliyorlar. Şimdiki çocuklar çok şanslı. Yaşayarak ve tecrübe edinerek öğrenilen bu faydalı bilgiler çocukların ilerideki gerek sosyal gerek akademik hayatına uyum sürecinde çok büyük yol gösterici olacaktır.

Ben çocuklarımla birlikte içeri girip gözlem yaptığımda zaman zaman şöyle durumlara şahit oluyorum:

Anne içeri birlikte girdiği çocuğunu sırada bekleyen ve ebeveynleri olmayan çocukların önüne doğru getiriyor ve kendi çocuğu aktivite sırasına geçsin istiyor. Yapmayın sevgili anneler yapmayın. İşte tam da bu yüzden KidZania gibi bir yer var. Bırakın çocuklarınız burada sabretmeyi, beklemeyi, başkalarının haklarına saygı duymayı ve sıraya girmeyi öğrensinler diye var. Burası dışarıdaki büyük hayatın minik bir yansıması.

Benim kızlarım en çok neyi seviyor derseniz? Tartışmasız ikisi de “ajancılık” oynamayı çok çok seviyorlar. Tiyatro alanı ikinci tercihleri oluyor.”Sufle vermek”, “sufle etmek” deyimini burada duyup öğrendiler ve çok eğlendiler. Evde de ara ara kullanıp yaratıcılıklarını geliştiriyorlar. Ve tabii ki kız çocuğu olarak “Chika’nın Moda Evi” de favorilerimiz arasında yer alıyor.

Çocuğunuz  ile yeni yaşına arkadaşlarıyla eğlenerek girsin!

Çocuğunuza özel, arkadaşları ile eğlenebileceği  bir parti  vermek isterseniz KidZania’da neşe ve eğlence odaklı hazırladığı Party House, Disco Lounge/Globe, Games Room, Stadium gibi alanlara göz atabilirsiniz.

Son olarak yaklaşık 10.000m2 büyüklüğünde olan ve şu anda 60’a yakın marka ile birlikte toplamda 80-90 arası aktivite ve meslek deneyimlenebilecek bu mekanda biz ebeveynler için neredeyse tüm güne yayılacak bir eğlence dilimi demek.Çünkü çocuklar içeri girdiğinde en az 6-7 meslek grubunu denemek istiyor. Sırada bekleyen çocukları da hesaba katınca zaman tamda söylediğim gibi yetişiyor. Zaten  “anne bir daha gelecek miyiz? “diye soran çocuklara söz vermeden çıkış yaptırmak çokta kolay değil. KidZania onların küçük dünyası:)

Şubat sonuna kadar seçili ürünlerde %50 indirim Var!

National Store’da sizin de içinize sinecek aynı zamanda çocuklarınızı da mutlu edecek ürünler Şubat ayına özel %50 indirimle satışta. Hem kaliteli olduğunu düşünüyorum hem de çocukların renkli dünyasına eşlik edebilecek ürünler var National Store’da.  Urbano, Vita, Chika, Bache ve Beebop gibi karakter  temalı pek çok alternatif bulabilirsiniz.

İÇERİK: http://www.latigul.com/

Bir boomads advertorial içeriğidir.

5 Ocak 2015 Pazartesi

Artık Her Adımınızda Kendinizi Güzel Hissedeceksiniz!

     

Geçen gün Buse Terim Instagram’ında yeni keşfettiği bir üründen bahsediyordu. Ürünün adı Scholl Velvet Smooth Express Pedi

Elektronik ayak törpüsü olarak geçiyor. İnternette araştırmaya başladım ve harika yorumlar okudum. Hatta bu ürün için güzellik ürünleri satan mağazalarda kuyruklar olduğunu gördüm.

Güzelliğime önem veren biri olarak, ayak güzelliği de benim için çok önemli, bu yüzden bu ürün oldukça ilgimi çekti. Scholl Velvet Smooth Express Pedi daha ilk dokunuşta ayaklardaki sertleşmiş deriyi yok ediyormuş.

Kullanımı da bir o kadar kolaymış! Edindiğim bilgilere göre; ucundaki özel döner başlık 360 derece dönebiliyor. Ayağınız kuru iken uyguluyorsunuz ve ayağınızın her noktasına kolayca ulaşıp, ayaklarınızı ve özellikle topuklarınızı, sertleşmiş deriden bir dokunuşta arındırıyor. Üstelik çok da güvenli. Scholl Velvet Smooth Express Pedi fazla bastırıldığında kendisini otomatik olarak durduruyor.

Ayak bakımı için artık evinizde kendinize birkaç dakika ayırmanız yeterli. Sonrasında ayağınızda kadife yumuşaklığı sizleri bekliyor. Siz de her adımınızda kendinizi güzel hissetmek istiyorsanız, Scholl Velvet Smooth Express Pedi’yi mutlaka denemelisiniz.

Detaylı bilgi almak için tıklayınız.

Bir boomads advertorial içeriğidir.

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...